Vodafone’un CEO’su 5’e değil, 5.5G’ye hazır olduklarını söyledi!

Haberler

Vodafone’un CEO’su Engin Aksoy, resmi ihale davetinin gelmediğini söylediği açıklamasında, “biz 5’e değil, 5.5G’ye hazırız,” dedi. Aksoy, fiber altyapının yetersizliğine dikkat çekerek rekabetin sağlanması için üç farklı öneride bulundu. İşte detaylar.

Vodafone'un CEO'su 5'e değil, 5.5G'ye hazır olduklarını söyledi!

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun, “Türkiye’de bilişim tarihini yeniden yazacak 5G için yakında ilana çıkacağız” açıklamalarının ardından Vodafone’un CEO’su Engin Aksoy, 5G ihalesine tam anlamıyla hazır olduklarını ve geliştirdikleri “5G Advanced” teknolojisiyle 2026’da 5.5G’ye geçiş yapabileceklerini söyledi.

Biz 5’e değil 5.5G’ye hazırız!

Engin Aksoy, konuyla ilgili tüm yapılan açıklamalarının ardından 5.5G’ye hazır olduklarını söyledi: “Henüz resmi davetiye gelmedi. İhaleye biz hazırız. Sayın bakan 2025’te ihaleye çıkılıp, 2026’da 5G’nin hayata geçirileceğini açıkladı. 2026’yı düşünürsek, Vodafone önemli bir teknoloji geliştiriyor. Lansmanını yapmaya hazırlandığımız teknoloji; 5G Advanced. Bu aslında 5.5G demek. Yani aslında 5 değil 5.5G’ye hazırız,” dedi.

Ayrıca dünyada 130’u aşkın ülkenin 5G’yi kullandığını söyledi ve: “5G’yi isteme sebebimiz Türkiye’deki internet kapasitesini artırmak. Devletin elinde kullanılmayan frekanslar var. Trafiği rahatlatmak için bunların açılmasını istiyorduk. Diyelim ki İstanbul, Ankara arasında 4 şeritli yol var. İkisi kullanıma açık değil. Hali hazırda dünyada 130’dan fazla ülke 5G kullanıyor. Vodafone Grubu da zaten 5G lansmanını pek çok ülkede yaptı. Dolayısıyla bu konuda çok tecrübeliyiz,” ifadelerini ekledi.

Vodafone'un CEO'su 5'e değil, 5.5G'ye hazır olduklarını söyledi!

Bunun üzerine ihale bedeline değil, yatırıma para ayırılması gerektiğini söyledi: “5G ihalesinin koşulları yatırımı teşvik edecek şekilde tasarlanmalı. İhalelerde dünyada son trend; ihale bedelini düşük tutup yatırımı teşvik etmek. Türkiye’deki her operatör kazandığı 100 TL’nin 16’sını ihale bedeli olarak vermiş. Bu Avrupa’da yüzde 5’lerde, hatta Finlandiya’da yüzde 1,5. Ayrıca yüzde 15 Hazine payımız da var. Bunun dışında diğer vergiler var. Operatörlere yatırım yapmak için bir kaynak kalması gerekiyor. İhaleye verilen paralar ile baz istasyonu yapılabilseydi, örnek veriyorum bugün 100 baz istasyonu varsa 250 baz istasyonu yapılabilirdi.

Türkiye’de tüm hanelere fiber internet getirmek hayalimiz. Bunun yavaş ilerlemesinin birkaç nedeni var. Birincisi yapısal bir sorun. Fiberi tek bir firma yapabiliyor. Dolayısıyla bir şirketin kapasitesi de belli. Hanelerin yüzde 50’sine fiber ulaştığı söyleniyor. Türkiye’de 26 milyon hane var ama 40 milyon yaşam birimi var. Yazlıklar, ikinci evler, iş yerleri, dükkanlar… Bunların 3’te birine fiber ulaşabiliyor. Önemli olan binalara fiber ulaştırmak. Şöyle düşünün bir otoyol var ama hiçbir bağlantısı ve çıkışı yok. Her yıl yüzde 15-16 fiber ağımızı artırmamız gerekiyor. Bunun GSYH’ye katkısı 2,2 milyar dolar. İkinci önemli sorun aynı firma hem alt yapıyı yapıyor hem de üst yapıda benim rakibim. Dolayısıyla rekabet oluşmuyor.”

Tüm bu açıklamaların üzerine rekabet için 3 farklı öneride bulundu: “Rekabetin düzgün olması için üç önerimiz var. İlki, burası devlete ait ise biz de ortak olalım, yatırımcı olarak bu şirkete girelim, ülkenin tüm hanelerine fiber götürelim. Devlet derse ki ben istemiyorum ortaklığı. İkinci önerimiz, hepimize eşit mesafede tek şirket olsun. Bunu pratikte zor buluyorum. Çünkü ciddi bir yatırım sermayesi koyulması gerekecek.

Üçüncüsü de devlet, ‘ben kendim yapmayacağım, operatörlerin de ortak olmasını ve yapmalarını istemiyorum’ derse, dışardan yatırımcı getirebilir. Şu anda dünyada büyük fonlar için çok trend bir konu. 2026’da imtiyaz bitiyor. “20 yıllık bir imtiyazım olsun. Hem alt yapıdan yapayım hem de üst yapıdan ben satayım. Böyle bir şeyin örneği dünyada yok”. Reform yapmak için imtiyaz süresinin bitmesi bir fırsat. Rekabet açısından şöyle düşünün; numara taşımadan önceki fi yatlar numara taşıma çıktığında düştü. Bunu da en çok isteyen bizdik.”

Vodafone'un CEO'su 5'e değil, 5.5G'ye hazır olduklarını söyledi!

Ardından komite kurduklarını belirtti ve yerlilik oranılarının yüzde 45’i aştığını vurguladı: “Türkiye’de yerlilik oranı en yüksek olan operatör biziz. Yerlilik oranımız yüzde 45’leri aştı yüzde 50’ye gidiyoruz. Yerlilikle ilgili pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Şirket içinde Yerlilik Komitemiz var. Şebekemizde uyumlu çalışabilecek sürdürülebilir yerli ürün ve hizmetlere öncelik veriyoruz. Talebimiz var ama azın da olması önemli. Sektörümüzün ihtiyaçlarını üreten KOBİ’lere 2021 yılında resmi davet yaptık. Hatta bir konferans düzenledik. “Şu standartlarda üretirseniz biz alacağız” dedik. Ama bu da zor bir şey. Şöyle örnek vereyim. Türkiye’nin ürettiği elektrikli araçla Çin’de üretilen elektrikli araç sayısı nasıl aynı değil, baz istasyonu için de aynı şey geçerli. Müşteri deneyimini iyileştirecek ne kadar arz varsa alma konusunda niyetliyiz.”

Son olarak makineler ve insanlar için özel 5G ağ hakkında da derinlemesine bir açıklama yaptı: “Şirketlere, fabrikalara özel altyapı kuruyoruz. Kimsenin giremeyeceği bir mobil altyapı olduğunu düşünün. Sadece sizin fabrikalarınızdaki makinelerle insanlar bağlanabiliyor. İsmi ‘Özelleştirilmiş Mobile Ağ’. Sanayi özellikle bunu istiyor. Şu anda özel izinle bu ağı kurduğumuz yerler var. Bu 5G’nin iyi bir kullanım alanı. Tesiste binlerce makina, binlerce insan birbirine çok hızlı bir internetle eş zamanlı olarak bağlanabiliyor.”

İlginizi çekebilir: 5G için ihale edilecek frekanslar açıklandı!

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce Vodafone’un CEO’su Engin Aksoy’un açıklamaları doğru mu? Ülkemize 5.5G gelebilir mi? 5.5G gelirse, ne gibi farklar olur? Düşüncelerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.

Yeni
Sosyal Medya
Instagram
YouTube
Instagram
YouTube
Bu yazıyı beğendin mi? Arkadaşlarınla paylaş!
Benzer İçerikler: